24 Şubat 2011 Perşembe

Kayboluş

Kadehine şarabı yavaşça döktü, tam doldurmadı, 3-4 parmak açıklık bıraktı.Eline aldı, ama içmedi, gözlerini kadehten karşısındakine doğru yavaşça oynattı. Karşıdaki dışarıya bakıyordu, farkına varmadı. Beriki hafif kıpırdanarak dikkatini çekmeye çalıştı, öteki yönünü berikine dönünce beriki ona elinde kadeh bakmayı sürdürdü. Öteki bekledi ve savaş çıkacak dedi, beriki zaten hep savaştayız dedi, öldürmenin ve acı çektirmenin yolu sadece silah ve bomba değildir dedi. Öteki sustu camdan dışarı geri çevirdi bakışlarını beriki de aynısını yaptı. Bakışları varlıkla yokluk arasında birleşti, yitti gitti....


Uzun bir vakit geçti aradan öteki yeni bir projeye başladık bizim şirkette gaz türbinleri daha yüksek sıcaklıklara çekebilmek için dedi. Beriki ee ya sonra, dedi. Daha çok enerji aktarımı dedi, daha hızlı ve performanslı motorlar dedi, beriki ısrar etti ya sonra dedi, öteki daha hızlı ve rahat bir yaşam dedi. Rahat derken dili hantallaştı, ağırlaştı tereddüt geçirdi. Az önce hep savaşta olunduğuna dair fikrini çabucak unutup gaz türbinin kanatcıklarının malzemesine takılıp kalarak konuştuğunu farketti. Öteki bunu farketmişçesine bu dedi koca bir yalan ıraksayan bir seri dedi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder